Dukan Diyeti: Artıları, Eksileri

Ünlü Diyetler | 29 Haziran 2012 | Yorum yok | Paylaş: Facebook - Twitter

Zaman zaman öne çıkan diyetlere alıştık artık.. Bu ara gündemde olan proteinle beslenme bir diğer adıyla protein diyeti mantığının uygulandığı bir diyet ile karşınızdayız. Adı Dukan Diyeti.. Dukan diyeti hakkında detaylı bilgiyi önümüzdeki günlerde yazacağım konuda bulabilirsiniz. Şimdilik kabataslak nasıl bir diyet olduğunu bünyenize artılarını eksilerini öğrenmekle başlayabilirsiniz…

İnsanların, yaşam kalitesini düşürmeden kilo verme isteği, beslenme uzmanları ve doktorları, “yiyerek zayıflatan” diyet yöntemleri geliştirmeye zorluyor. Bu diyetler temel mantık olarak, belli bir besin grubunu bir dönem veya sürekli olarak hayatımızdan çıkartmayı veya tek bir besin grubuna dayalı beslenme şeklini öneriyorlar. Bu diyetlerin sonuncusu, ülkemizde de bir benzeri ortaya çıkmış olan, Dukan Diyeti. Bu diyet, Türkiye’de yeni yeni duyulmaya başlamasına rağmen, Doktor Pierre Dukan, bu diyeti 1970’li yıllardan beri hastalarına uygulatıyor ve olumlu sonuçlar da almış. İsterseniz, oldukça ses getiren ve başarı sağlıyor görünen bu diyetin eksilerini ve artılarını bir gözden geçirelim.

Diyetin Püf Noktaları

Dört aşamadan oluşan bu diyet, ana besin grubu olarak proteinlere dayanır. Genel ilkesi ise, protein tüketiminde herhangi bir sınırlama olmamasıdır. Diyet başlangıç aşaması Türkçeye, atak veya saldırı dönemi diye çevrilen dönemdir. Bu dönemde kişi, yalnızca protein tüketmek koşuluyla, belirlenmiş listedeki gıdalardan, sınırsız miktarda tüketebilir. Atak döneminin ne kadar süreceği, kişinin vermek istediği kilo miktarına göre belirlenir. Buradaki risk, kişi eğer çok kilo vermek istiyorsa, atak döneminin de uzun süreceğidir. Atak dönemi uzadıkça, aşırı protein tüketimi, belirtilerini göstermeye başlar. Bunların ilki ve en hafiflerinden biri, ishaldir veya kabız olmaktır. Dukan, bu sorunu çözmek için diyete, kalorisi düşük sebzeleri ve tam tahıl ekmeklerini de eklemiştir.

Kolesterole Dikkat

Ayrıca Dukan Diyeti, yüksek kolesterollü bir diyettir. Son yapılan araştırmalar, günlük belirli miktarda kolesterolün “ihtiyaç” olduğuna işaret ediyor, ancak uzmanlar, sürekli protein tüketmenin, uzun vadede, kolesterole nasıl etki edeceği, daha fazla araştırılması gereken bir konu olduğunu ifade ediyor. Aynı şekilde, diyetle sağlanan kilo kaybının sağlayacağı faydaların, beslenme şekliyle tetiklenecek kolesterol artışını telafi edip etmeyeceği ise başka bir konu. Aşırı protein tüketimi ayrıca guta da neden olabilir.

Yüksek Protein Tüketimi

Yüksek protein tüketiminin başka bir etkisi de, karaciğer ve böbrekleri çok zorlamasıdır. Yağ yakım süreci, zaten bu iki hayati organı zorlayan bir süreçtir. Hem biriken yağların metabolize edilmesi, hem de bu süreçte ortaya çıkan, oldukça zehirli maddelerin vücuttan atılması için, bu organların çok çalışması gerekir. Buna bir de proteinleri işleme yükünü eklemenin etkileri kimi bünyeleri fazla zorlayabilir. Sürekli olarak proteinden sağlanan enerjiye dayanmak, vücudun iç kimyasını da farklı etkiler. Kandaki azot miktarı yükselir, ph değeri asidik değerlere düşer, vücut bunu dengelemeye çalışırken kemiklerin ihtiyacı olan kalsiyumu kullanır. Aşırı protein tüketimiyle tetiklenen bu, uzun ve zincirleme sürecin, en dikkat çekici aşamalarından bazıları bunlardır.

Maliyet de Önemli

Ayrıca maliyetli de bir diyettir. Proteince zengin gıdalar, genelde “pahalı” olarak nitelendirdiğimiz gıdalardır. Proteince zengin fakat fiyatı uygun gıdalar da vardır. Bu durumda özellikle yumurta ve süt ürünlerine yönelmeniz gerekecektir. Bunların da çok ve uzun süre tüketimi, çeşitli alerjilere yol açabilir. Ayrıca hayat boyu kırmızı et, balık, deniz ürünleri beyaz etle beslenmenin oldukça maliyetli olacağı açıktır. Tek maliyet, beslenmenin kendisi de değildir. Özellikle atak döneminde, yalnızca protein tüketmekten ileri gelen beslenme eksiklerini kapatmak için, çeşitli gıda takviyeleri kullanmak gerekecektir. Uzun vadede ise dönem dönem gıda takviyeleri kullanmanız söz konusudur. Bunlar da maliyeti arttıran etkenlerdir.

Her şeyden önce, Dukan Diyeti’nin de, tüm diyetler gibi, farklı bünyelerde farklı tepkiler oluşturma olasılığı vardır. O yüzden siz de bir beslenme uzmanına veya doktora danışmadan, bu tür diyetlere başlamayın. Kısa vadede sonuç almak pahasına, ileride çıkabilecek sorunlara zemin hazırlayıp üzülmemeniz dileğiyle. Sağlıklı ve mutlu bir yaşam dilerim.

Etiket: , , , ,

Yemek Tarifine Yorum Yapabilirsiniz

FacebookTwitterGoogle PlusRss
Diyet yemekleri tarifi – Yemek tarifleri © Diyet yemek tarifleri – Pratik ve light diyet yemek tarifi.